25 Aralık 2007 Salı

İstanbul kaldığı yerden...

Pazar gecesi İstanbul'a geldim...Aslında öğlen gelecektim ama bitakım aksilikler dolayısıyla ancak 22:00'de indim uçaktan...Babam, amcam, Nesloşcum karşıladılar beni havaalanında...Eve geldiğimde de anneannem, dedem, yengem, annem... İlk geceden hepsini görmüş oldum, güzel oldu:) Aslında hesapta Irmak'ı, Yaman'ı, dayımla yengemi de görecektim ama çocukların okulu olduğu için onlar bekleyemediler tabi...
Neyse cuma akşamı dayımlarda toplanıyoruz yine hepimiz bir klasik olarak yılbaşı öncesi...Tekrar topluca aile saadeti...Çok kalabalık bir ailemiz olmadığı için böyle toplanmalar çok özel oluyor bizim için....Dayımlar, amcamlar, anneannemler, biz, bazen halam, Ümran teyzeler, Fatoş abla, İrem, Gizem, Ayperi teyze ile annesi....
Çocukken de doğumgünlerimi çok severdim o yüzden...Bütün ailem biraraya gelirdi, bazı çocukluk arkadaşlarım ve onların aileleri...Hiç bitsin istemezdim o gün...Ağlamaklı olurdum her doğumgünümün sonunda... Gerçi hala her doğumgünümün sonunda bi buruk olup hiç bitsin istemiyorum ya, o ayrı :)

Annem için de benim için de çok özeldir doğumgünleri, özellikle kendi doğumgünlerimiz... Çok mutlu olurum o gün hatırlanmaktan... Her telefon çalışında, her mesaj sesini duyuşumda ayrı bi heyecanlanır mutlu olurum... Benim günüm ya senede bi kere ötesi var mı :) Nermo çok iyi bilir benim doğumgünleri hassasiyetimi... Bi keresinde Bodrum'da tarih 15 inden 16 sına döneceği gece tam 00:00 da Bodrum merkezde olalım diye Nermoların meşhur yokuştan ayağımızda topuklularla bir koşuşumuz var ki... Hiç unutmam:) Bodrum'daki meşhur doğumgünlerim... Organizasyonlarında Eser'in büyük payının bulunduğu meşhur Bodrum doğumgünlerim, Şaziye, Havana, Gölköy'dü yanlış hatırlamıyorsam, iskelede çok güzel bir balık restoranında yediğimiz güzel yemek... Arkadaş... "Bir kıvılcım düşer önce, büyür yavaş yavaş...Bir bakarsın volkan olmuş yanmışsın arkadaş...Dolduramaz boşluğunu ne ana ne kardaş...O en güzel o en sıcak duygudur arkadaş.........Olmasın hiç o ta içten gülen gözlerde yaş...Bir gün gelip ayrılsak bile seninle arkadaş........." İel'le doya doya yaşadığımız, hepimizin hafızasına kazınmış hiç bir zaman unutmayacağımız ve yerini dolduramayacağımız efsane Bodrum tatillerimiz...

Bir de bayramları çok severim ben...Hele çocukken daha da severdim... Diyorum ya bütün ailem biraraya gelsin... Hep beraber olalım, her kafadan bi ses çıksın, curcuna olsun...Hem tek bir yer de değil... Bayram klasiği olarak anneannem, dedem, ben, annem, babam, klasik bir rotamız vardı...Oradan oraya...Çok severdim... Her akşam da halada toplanırdık...Sonrası da genelde ya benim Minelerde ya da onun bizde kalmasıyla sonuçlanırdı...Bayram klasiği....Zaman ilerledikçe ziyaret ettiklerimiz azalmaya başladı... Dedeciğimin zeytinyağlı dolmalarını yiyemiyoruz artık... Hayatın gerçeği... Ama olsun o güzel bayramları hep beraber yaşadık ya.... Dediğim gibi ziyaret ettiklerimiz azaldı, belki yerine yenileri geldi... Ama bayramlar hala çok güzel.... :)

Devam edeceğim...Yarın Boğaziçindeyim, sonra da Selenciğimle Taksim'de...
İstanbul'a dönmek, tüm güzellikleri kısa bir süreye sığdırmaya çalışmak beni biraz melankolik yaptı sanırım... Anılara daldıkça dalasım geliyor...
Ama diyorum ya İstanbul kaldığı yerden....
Bana bu güzelliği yaşatan, ve kaldığı yerden benimle devam eden herkese teşekkürler....

21 Aralık 2007 Cuma

Kar...

Kar da yagdi dün gece, Bremende noeli tüm güzellikleriyle yasamis oldum...Bugün de etraf bembeyaz..Cok soguk gerci ama ben mutluyum...Soguk bile cok dokunmuyor, yine de yüzümde bir gülümseme :)
Bugün yarin artik son hazirliklarimi yapip pazar sabahi Istanbula dogru yola cikiyorum...Hannoverden kalkiyor ucagim, gece yola cikmam gerekecek ucagim 10 civarinda oldugu halde...Ama olsun...Uykudan fedakarlik etmeye alistim nasil olsa...Cünkü günler uykuya cok fazla vakit ayiramayacak kadar kisa...

Daimlerdeyim su an...Ama heryerde simdiden tatil havasi hakim...Ogleden sonra pek is olmayacak gibi duruyor...Servisler de calismiyor zaten, sabah ofise gelene kadar donduk, yaklasik bi 15 dk kadar yürümemiz gerekiyor da...Oglen yemek isi de bu kosullarda zor gözüküyor...Normalde olsa epey kizardim... Ama dedim ya gülümsüyorum :)

Heryerde noel havasi hakim, insanlar mutlu... Herkesin birbirine en büyük dilegi huzur... Olmazsa olmaz...

Bremen...Weichnachten...Weihnachtsmarkt...Glühwein...Kar... Istanbul... Yeni yil... Yüzümde bir gülümseme :)

Frohe Weichnachten und einen guten Rutsch ins neue Jahr....

19 Aralık 2007 Çarşamba

Paris dönüsü yeni evimde ilk gecem...

Yeni evimde ilk gecem...
Tasınmam cok zorlu olmadı...Christian'ın arabasını ödünç aldık, Fofo ile Simone de yardım etti bana...Şimdi yeni evimdeyim...
Epey güzel sıcacık bir odam var...Kocaman pencerelerim var...Güzel mobilyalarım...Bir de I-pod icin hoparlörler...En cok bu hosuma gitti...Su anda bi yandan müzik dinliyorum bi yandan bilgisayar basındayım...Önceki evimi seviyordum ama sanırım bunu da sevecegim, hatta simdiden ısındım bile...Özellikle odama :)

Simone hazırladı akşam yemegini, eşyalarımı arabaya tasımaya yardım etti... Çok hoşuma gitti... Yılbasından sonra çaya giderim artık bi, artık İstanbul'dan da bi hatıra getiririm :)





Parisss...
Paris çok güzeldi...
Aykan, Fofo, Pia ile daha da güzeldi...


İlk gün Notre Dame, Rue de Rivoli, Louvre, Champs Elysee, Arc de Triumph, Eyfel, Bastille, .... Genel bir sehir turu yaptık... Pia, Fofo, ben... Aksamında Aykan'la Özlem bizi evlerinde ağırladılar... Aykancım okuyorsan tekrar sağol... Seni, seninle muhabbet etmeyi çok özlemişim... Çok güzel bir 3 gün geçirdik sayende....:)

İkinci gün, Louvre'a gittik ve Eyfel'e çıktık... Akşam Aykanlarlaydık yine, bu defa Dinayla da tanıştık...Son gün de Montmarte, Sacra Ceur, Moulin Rouge... Amelie'deki cafede şaraplarımızı içerek tamamladık Montmarte turumuzu...


Sonra tekrar Bremen....
Bremen, Paris, Bremen, yeni evim....





10 Aralık 2007 Pazartesi

Weichnachtsmarkt, Glühwein, Bremen...



Weihnachten Bremen'de çok güzel...
Marktplatz hiç olmadığı kadar kalabalık, hem de hafta ici hafta sonu demeden...Yürünmüyor neredeyse...Sosisler, patatesler, çikolatalar, şekerler, biralar, sıcak şarap (Glühwein), Eierpunsch, çerezler...Bi yandan da renkli renkli standlar...
Ben seviyorum bu şehri....

5 Aralık 2007 Çarşamba

Big girls don't cry...


Merlin ve Rodolfoyla'ydık bugün...
Önce yemek yedik, sonra bize geldik, bişeyler alıp...
Çikolata, şeker, abur cubur eşliğinde filmimizi izledik....
"Sterben für Anfaenger (Yeni başlayanlar için ölüm) "....
İngiliz komedisi...Artık ne kadar olursa...Eğlendik ama yine de....
Sonra da mikado oynadık...Simone de geldi...
Rodolfoyu merak ediyordu....
Günümüzün trendi İspanyolca...
Kimle karşılaşsak mutlaka bir iki cümle de olsa ispanyolca var...
Onlar da ayaküstü konuştular işte....
Evimi seviyorum...
Umarım yeni evimi de severim...
Yoksa fazla sevmesem daha mı iyi acaba....
Bak yine gece gece kafam karıştı....

¡Hasta luego!